Bilkent'te Bir Seğmen: Bülent Cebeci
Tesadüfen öğrendim onun da bir Seğmen olduğunu; çok da hoş oldu. Belki Bilkent Üniversitesi öğrencilerinden onu tanıyanlar ya da göz aşinalığı olanlar vardır. Bilkent’te Süpervizör olarak çalışan Bülent Cebeci bizler için Seğmenlik deneyimlerini ve anılarını paylaştı. Evinden ve işinden geriye kalan zamanlarda Seğmenlik geleneğini yaşatmak için çorbada tuzu bulunsun diye çalışanlardan biri o da… Videoda bir de grupla katıldıkları yarışmadan görüntüleri görebilirsiniz. Bu güzel sohbet için Bülent Cebeci’ye çok teşekkür ediyorum.
Okura not: Video görüntüsü elimde olmayan sebeplerden dolayı pek hoş olmadı. Düzeltmek için çok uğraştıysam da pek başarılı olamadım. Affola… İyi seyirler 🙂 Sadece oyundan ibaret sandığım bir gelenekti Seğmenlik benim için. Ege’nin Zeybeği neyse Ankara’nın Seğmeni de o demekmiş meğer. Her ne kadar Cumhuriyet Dönemi’ne sıkıştırılsalar da değerleri oldukça köklü. Yiğitlik, mertlik demekmiş Seğmenlik. Bu yiğitliklerini de belki de en çok Kurtuluş Savaşı’nda gösterdikleri için Ankara’nın en derin sembolü haline gelmiş. Ankaralılar meğer ne çok sahip çıkıyormuş geleneklerine. Araştırdıkça, Seğmenleri tanıdıkça edep, ahlak, doğruluk, iyilik, yardımlaşma gibi kavramların Türkler için ne kadar kıymetli değerler olduğunu gördüm. Bayramlarda izlediğimiz oyunlarından ziyade derin bir kültürü barındırıyor içinde ve bu yüzden süslü püslü bir vitrin süsü olmaktan çok daha ötede bir gelenek. İlerde ne olur bu gelenek bilemiyorum. Çünkü dünya düzenine baktığımda Seğmenlerin vurguladığı değerlerin birçok yerde geri planda bırakıldığını hissetmeye başladık. Bir takım işlerin sürdürülebilmesi içinse bu değerleri saf dışı bırakmak neredeyse olmazsa olmaz bir kural halini aldı. Bu sebeplerle de anlatmaya değer buldum Seğmenleri. İmkanım yettiğince, dilim döndüğünce sizlere Ankara’nın vazgeçilmez bir sembolü olan eskimeyen ve bence evrensel değerlere sahip olan geleneğini tanıtmaya çalıştım. Eminim ki bu gelenek öyle ya da böyle bir şekilde sürüp gidecek. En azından ben öyle temenni ediyorum. – Özge Karagöz
|