Tunalı Hilmi Caddesi’nde Caz Çağı Ruhunu Yansıtan 4 Mekan

Zeynep Ece Yeşilmen & Naz Bülbül & Duygu Ece Buldu / Ankara’da Caz Ruhunu Kesfet! / COMD 357 Multimedia Journalism Sonbahar 2023-2024 Listeleme Projesi

Merhaba Ankara’da Caz takipçileri! 🎷

Caz yalnızca bir müzik türü olarak ele alınsa da ardında yatan kültürü ve atmosferi ile bambaşka bir dünyanın estetik yanı aynı zamanda. 1920’lerin başında F. Scott Fitzgerald’ın kitaplarında adını koyduğu bu Caz Çağı, caz müziğinin yaygınlaşmasıyla başlayan bir dönemi anlatmakta, yani bilindiğinin aksine caz bir müzik türü olmaktan çok bir yaşam tarzı, karmaşanın içinde bir harmoni. 20’lerde başlayan Amerikan Rüyası kavramının maksimal, süslü, entelektüel 
yanını simgeleyen caz, günümüze kadar az biraz tozlanmış olsa da hala aynı etkiyi üzerinde taşımakta.

Caz ruhunu, kıyafetlerden tutun yaşam tarzına ve hatta mekan tasarımlarına kadar geniş bir yelpaze çevresinde görmek mümkün. Biz de, üç caz sevdalısı Bilkent öğrencisi olarak, Ankara’daki gizlenmiş Caz Çağı atmosferini keşfetmeye karar verdik. Farklı ritimlerde çalınan çeşitli enstrümanların karmaşıklığını içerse de bu enstrümanların bir araya gelmesiyle güzel harmoniler ortaya çıkaran caz müziğinden ve bu müzik türünün geçmişte yaratmış olduğu o görkemli çağdan ilham aldık, bu ilhamla da Ankara’nın göz bebeği olan fakat karmaşasıyla bilinen Tunalı Hilmi Caddesi’nde keşfe çıktık. Bu yazımızı, özellikle monoton Ankara’da kendini farklı bir dönemde hissetmek isteyen ve tozlu cazın büyülü dünyasına kapı aralamak isteyen herkes için hazırladık. Tunalı Hilmi çevresinde Ankara’nın karakteristik gri havasına renk katan, adeta Caz Çağı’ndan kopup gelmiş gibi görünen dört mekan seçtik ve sizler için derledik. Şimdi, Ankara’da caz ruhunu yansıtan bu dört mekanı daha yakından tanımaya ve kalıpları yıkamaya hazır mısınız?

1. ​Cafe des Cafes : Fransa’dan Gelen İlham​

Cafe des Cafes‘in kapısından içeri adım attığınız an, içerideki insan çeşitliliği sizi hemen karşılıyor. Bir yandan takım elbiseli iş insanları, bir yandan sabah kahvaltısı yapmaya gelmiş çiftler, bir yandan da gün grupları için toplanmış arkadaşlar… Her biri farklı bir hikaye taşıyor gibi görünüyor. F. Scott Fitzgerald’ın “Büyük Gatsby” romanındaki karakterler gibi, takım elbiseli beyefendiler ve çiçekli şapkalar takan hanımlar; bu mekanı adeta geçmişten gelmiş gibi dolduruyorlar. Tıpkı bir caz müzisyeni’nin sahneye çıkarken kıyafetine verdiği önemi göstermişler, uyum sağlamak yerine kendileri olmak için. 

Eğer sabah vakti giderseniz, mis kokulu kruvasanlar eşliğinde kahvelerini yudumlayan ve sabah gazetelerini okuyan diğer müşterilerin pozitif enerjisi sizi anında etkileyecektir. Cafe des Cafes çalışanları da bu samimi atmosfere katkı sağlıyor elbette. Kafenin geçmişi, aslında bir zamanlar bir “manav” olarak kullanıldığına dair ancak sahibi, caz müziğinin ana vatanlarından biri olan Fransa’daki kafelere resmen aşık olmuş ve 2000’lerin başında sanki yüz  yıl öncesinde gibi hissettiren mekanlardan ilham alarak Cafe des Cafes’i açmaya karar vermiş. 

Cafe des Cafes’in iç mekan dekorasyonu, tam anlamıyla 1920’ler Paris’inin kafelerini yansıtıyor. Avrupa’nın çeşitli bölgelerinden özel olarak getirtilmiş dekoratif eşyalarla özenle tasarlanmış bu mekan; ahşap masalar, dönemin desenlerine sahip perdeler ve şık sandalyeler ile sizi o dönemin atmosferine tam anlamıyla ışınlıyor. İçerideki dekorasyonların kendi içindeki karmaşası da, adeta cazın genel geçer müzik kalıplarını yıkan karmaşık harmonisini anımsatarak ben de buradayım diyor.

​Mekanda çalan Fransızca, İngilizce ve çoğu zaman enstrümental caz parçaları; trompetin hafif tınılarıyla kulaklarınıza dolarken saksafonun nağmeleri, Caz Çağı’nın büyülü dünyasını aklımızda canlandırıyor. Müşteriler de bu atmosferde kendilerini şık Caz Çağı dünyasında kaybolmuş ve dış dünyadan bir süreliğine soyutlanmış gibi hissediyorlar. Cazın yarattığı harmoni ve özgürlük -geçmişin tozlu sayfalarında tasvir edilen 20’lerin esintisi- Cafe des Cafes’in her köşesinde hissediliyor diyebiliriz. İnsanın hiç çıkası gelmiyor, anlayacağınız. 

Cazmeter: 🎷🎷🎷🎷
Fiyat/Performans: 💰💰
​Çalışma Saatleri: Pazartesi-Cumartesi: 09.00-23.00
                                 Pazar: 09.30-22.00

​Adres: 
​Cafe des Cafes, Kavaklıdere, Tunalı Hilmi Cd. 83/A, 06680 Çankaya/Ankara 

2. Cafe Bien Pub: ​Tozlu Cazın Sahneyle Buluştuğu Yer

Ankara’nın soğuk havasına inat, Cafe Bien, sofistike ve rahat bir atmosferin harmanıyla ve canlı müzik performanslarıyla sizi sıcacık bir deneyime davet ediyor. Şehrin en kalabalık caddelerinden birinde olmasına rağmen bu mekan, karmaşadan soyutlanmayı başaran nadir barlardan bir tanesi. Cafe Bien, caz temasına sadık kalarak Tunalı eteklerinde, Bestekar Caddesi’nde gizli bir konumda bulunuyor. Dışarıdan ne olduğunu seçmek zor olsa da, kapısı aralandığı anda son derece davetkâr bir ortama sahip. Karanlığın içinden gelen melodik çağrıya direnemeyip merakla içeri adım atanlar, kendilerini Cafe Bien’in büyülü dünyasında buluveriyor.

Cafe Bien, caz müziğine ve kültürüne büyük bir saygıyla yaklaşırken, aynı zamanda unutulmaya yüz tutmuş bu müziği her anlamda canlandırarak tutkulu hayranlarına büyülü bir deneyim sunuyor. Afrika’nın coşkulu ritimleriyle Batı melodisinin eşsiz bir birleşimi olan caz, Cafe Bien’in ortamında tam anlamıyla hayat buluyor. Sadece sakinleştirici değil, aynı zamanda enerji veren bu caz dolu deneyim, mekanın içindeki zarafetle buluşuyor. Cafe Bien, bu spontane dünyasıyla, yoğun bir günün ardından arkadaşlarla buluşup eğlenmek veya sadece ilham aramak isteyenlerin vazgeçilmez noktası.

Cafe Bien’in iç tasarımı; zarif ama bir o kadar da salaş detayları ve sarmaşıkların arasında kalarak oluşturduğu samimiyet ile dikkat çekiyor. Sanki eski bir caz plağının sarmaşıkların ardında kalmış duygu düğümü, mekanın içerisine yerleşmiş. Mekanın dekorasyonu, sadece görsel bir estetikle sınırlı kalmayıp aynı zamanda müziğe organik bir bütünlük sunan cazvari unsurlarla zenginleşiyor. Renkli camların kapladığı mekanda, caz müziğinin tınıları eşliğinde gelen lezzetlerin birleşimi de sarhoş ediyor diyebiliriz.

Cafe Bien, her Perşembe 20.00’de canlı caz performanslarıyla ortamını dolduruyor. Yerel caz sanatçıları ve zaman zaman uluslararası konuklar, Cafe Bien’i adeta bir caz merkezi haline getiriyorlar. Bu özel akşamlar, şehrin stresinden uzaklaşmak isteyenler için biçilmiş kaftan! Canlı caz müziğinin büyülü atmosferini rahat ve samimi bir ortamda yaşayabileceğiniz bu mekan, Ankara’da cazseverler için vazgeçilmez. Cazın büyülü dünyasına adım atacaksanız, Café Bien sizi bekliyor.​

Cazmeter: 🎷🎷🎷🎷
​Fiyat/Performans: 💰💰💰
​Çalışma Saatleri: Pazartesi-Cumartesi: 09.00-23.00
Pazar: 09.30-22.00

​Adres:​ Cafe Bien, Kavaklıdere, Bestekar Cd No:80 D:16, 06700 Çankaya/Ankara

3. Sardunya: Aşk ve Caz Esintisi

Tunalı’nın ana caddesine nazaran sakin sokaklarında konumlanan Sardunya, romantik atmosferi ve cazın sakinleştirici tınılarının dokunuşlarıyla ilk buluşmalar için ideal bir mekan. Bahçe kapısını araladığınızda sizi karşılayan romantik caz melodileri, 50’lerin siyah beyaz romantik filmlerini anımsatıyor. Minik masalar ve etrafını saran çiçekler, mekanın romantik atmosferini öyle etkileyici bir şekilde yansıtıyor ki, burada olmanın verdiği hissi kelimelere dökmek zor. Adeta klasik romantik filmlerin unutulmaz sahnelerindeymişsiniz gibi hissettiriyor.

İç mekanı sadece bir mekan olmanın çok ötesinde; tarihi Caz Çağı’nı çağrıştıran detaylarla dolu. Loş ışıklar altında dans eden mumlar, duvarları süsleyen eski antikalar ve siyah-beyaz fotoğraflar ile bezenmiş bu mekanda, dünyanın dört bir yanından getirilmiş eserler; her biri parlayan detaylar olarak cazın şaşalı nostaljik havasını hissettiriyor içeridekilere. “Orada olmayanı bulma” felsefesi Sardunya’nın iç dekorasyonunu şekillendiren temel prensip olmuş ve bu ilhamla, geçmişte sıradan olan ancak günümüzde eşi benzeri bulunmayan otantik objelerle mekanı donatmışlar, bu objelere taştan duvarlar arasında hayat buldurmuşlar. Sardunya, iç mekan tasarımında geçmişin cazibesini günümüzle harmanlayarak, hem cazın ilk dönemine hem de günümüzdeki yenilikçi ve marjinal atmosfere kendi özgün yorumunu katıyor.

Mekanın fiyatları biraz tuzlu olabilir, ancak burada geçireceğiniz anların bir aşk serüvenine dönüşeceğinden emin olabilirsiniz. Beraber gideceğiniz kişiyi seçerken dikkatli olun, zira Galata’ya çıkan çiftlerin sonunun evlilik olacağı söylentisi gibi, burada yapacağınız ilk buluşma sizi uzun bir serüvene çıkarabilir, bizden söylemesi.

Sardunya’nın loş atmosferini dolduran caz tınıları, bu özel mekanda bulunan herkesi duygusal bir yolculuğa çıkarıyor. Romantik akşamınıza eşlik eden caz melodileri, Sardunya’nın sunduğu duygusal deneyimi daha da zenginleştiriyor. Sardunya, misafirlerine romantik bir akşamın yanı sıra, cazın şarap sarhoşluğu yaratan etkisini her yanınızda yaşatmayı amaçlıyor. Sardunya’da geçireceğiniz bir akşam, zamanın durduğu, duyguların özgürce dans ettiği bir an olacak.​

Cazmeter: 🎷🎷🎷
​Fiyat/Performans: 💰💰💰💰
​Çalışma Saatleri: Pazartesi-Cumartesi: 12.00-23.00
Pazar: 12.00-22.00

Adres:​ Sardunya Cafe, Tunalı Hilmi Caddesi, Bülten Sk. No:21/D, 06680 Çankaya/Ankara

4. Last Penny : Fötr Şapkalarla Cazın İzinden


​Last Penny, Ankara’da cazın vazgeçilmez mekanlarından biri ve sadece müzikleriyle değil aynı zamanda dekorasyonuyla da başkentin caz ruhunu ortaya koyuyor. İçeri adım attığınızda, tozlu- sarı filtreli mekanın genişliği sizi içine çekerken, bu geniş alan cazın hedeflediği özgürlüğü tam anlamıyla hissettiriyor ve karmaşa içindeki harmoniyi tüm açıları ile yakalamanıza olanak sağlıyor. Devasa sahnesiyle adından söz ettiren ve Türkiye Caz Derneği’nin gözdesi olan Last Penny, yakın zamanda Ankara’da düzenlenecek olan 27. Ankara Caz Festivali’nin de ev sahipliğini yapacak!

Her bir detayı incelememek, Last Penny’nin caz atmosferini tam anlamıyla keşfetmemek olur herhalde. İçerideki sayısız müzik aleti, saksafondan çelloya kadar birçok enstrümanın çeşitliliği dikkat çekiyor. Bu enstrümanlar, caz sanatçılarının kariyerlerinin farklı dönemlerinde kullandıkları özel enstrümanlar imiş. Dünya genelinde başarı elde etmiş müzisyenlerden, kendi çapında çalan sanatçılara kadar birçok farklı hikaye ve deneyim, mekanın atmosferini zenginleştiriyor. Mekandaki caz dokunuşları arasında en çok dikkat çeken ise, duvardaki her türden fötr şapkalar. Bu şapkalar, cazın sadece bir müzik türü olmadığını, aynı zamanda bir kültür olduğunu ve cazın özgür, rahat ruhunun modaya olan etkisini yansıtıyor. Fötr şapkaların cazın evrimine uyum sağlaması, modanın esnekliğini gösteriyor. Mekan sahipleri de cazın her alanda etkisini vurgulamak amacıyla bu şapkaları temin edip mekanda sergilemeye karar vermişler.

Last Penny’nin diğer ilgi çekici bir özelliği ise mekanın Fransa ve Amerika’dan esinlenmek yerine İspanya’dan ilham alması. Öğrendik ki dünyanın en büyük caz festivallerinden biri, İspanya’nın San Sebastian kentinde düzenleniyormuş. Bu durum da, mekanın açılışında büyük bir ilham kaynağı olmuş. Cazın tek bir anlayışa sığmayan zenginliğini vurgulayan Last Penny, Ankara’daki caz arayışımıza daha fazla motivasyon katıyor diyebiliriz.

Son olarak, Last Penny Ankara’da caz atmosferini iliklerine kadar hissetmek isteyen herkese sesleniyor; sadece müziği ve atmosferi ile değil, aynı zamanda kültürü ve geçmişiyle dolu dolu bir caz deneyimi sunuyor. Bu çarpıcı caz notalarıyla dolu mekânda, unutulmaz bir geceye davetlisiniz!

Cazmeter: 🎷🎷🎷🎷🎷⭐️
​Fiyat/Performans: 💰💰
​Çalışma Saatleri: Her gün: 10.00-01.00

Adres:​ Last Penny Büklüm, Kavaklıdere, Büklüm Cd No:41/A, 06660 Çankaya/Ankara