Tatmadan Dönmeyin: Beypazarı'na Özgü 4 Yöresel Yiyecek
Beypazarı’nın yaşayan geçmişi, etkileyici konakları… Restore edilmiş o tarihi mimarisiyle ziyaretçilerini karşılamakta. Günümüzde her biri, gelen ziyaretçilerini güzel yemekleriyle ağırlamak isteyen birer ev sahibi konumunda adeta. Yöresel yemeklerini tadabileceğiniz sıcacık restoranlara dönüşen bu mekanlarda lezzete doymak yüzde yüz garanti.
“Münsürlerin Konağı” da bu mekanlara en iyi örneklerden biri. Beypazarı’nın meşhur güveci, yaprak sarması, tarhana çorbası ve mantısı parmakları yedirecek cinsten. Tatlı olarak da 80 katlı baklavası ya da höşmelimi kesinlikle tadılacaklar arasında. Çarşının her yerine dağılmış dükkanlardan Beypazarı’nın meşhur kurusunu, havuç suyunu, karadut suyunu, 80 katlı baklavasını ve yaprak sarmasını satın alarak bu lezzetleri eşe dosta anlatmak yerine tattırmak en güzel hediye olacaktır. Gelin, size bu eşsiz lezzetlerden detaylıca bahsedelim… 1. Beypazarı’nın olmazsa olmazı havuç ve karadut suyu;
Beypazarı, Türkiye havuç üretiminin %60’nı karşılar. Havuç ve karadut burada her mevsim üretilir. Hatta kışın karadutlar, dondurucuda bekletilir. Gelin, size Beypazarı’nın olmazsa olmazı iştah arttırıcı havuç ve karadut suyunun faydalarını anlatalım. Havuç, bol miktarda A vitamini içerir. Ayrıca gözlere ve cilde iyi gelir, sizi güzelleştirir. Karadut ise ağız sağlığına ve kansızlığa iyi gelir. Beypazarı festivallerinde yer alan ve adına güzellik yarışmaları düzenlenen bu eşsiz lezzetleri tatmak için siz de bizim gibi “Erzak Yöresel Ürünleri” adlı mekanı ziyaret edebilirisiniz.
2. Tadı damağınızda kalan lahana ve yaprak dolması;
Beypazarı’nın yaprak sarması damaklarda eşsiz bir tat bırakır. Yörenin damarsız ve ince yapraklarının kuyruk yağıyla yumuşayan tadı, Beypazarı usulü dolmayı diğer yörelerden farklı kılar. Ayrıca yörenin yerlisi ev hanımlarının da hakkını yememek lazım, çünkü bir parmak kalınlığını geçmeyecek şekilde sarılan ve taş fırında geleneksel yöntemlerle pişirilen bu lezzet, yoğun bir emek gerektirir ve zahmetli bir iştir. Kırık pirinç kullanılarak hazırlanan dolma içine; kuyruk yağı, biber salçası, domates salçası, maydanoz, taze soğan, kuru soğan, pul biber ve tuz konulur. Bu harçla yapraklar sarılır, tencereye dizilir ve fırına verilir. Lahanada da benzer bir süreç işler. İşte bu tadı damakta kalan lezzetler için de en iyi adres: “Beypazarı Halise Teyze’nin Yeri”.
Beypazarı kurusunun bir yıl kadar saklanabildiği söylenir. Tereyağı ve sütle yoğurulan hamura ilave edilen tarçın, fark edilmese de bu gevreğe hoş bir tat katar. Bolca yapıp, hava almayan cam kavanozlarda veya poşetlerde uzun süre, hatta belki de aylarca saklayabilirsiniz. Çayı, kahveyi bizim gibi boş içmeyi sevmeyenlerdenseniz işte sizin için doğru adres: “Suluhan Gıda”.
4. Beypazarı’nın şerbeti bol, 80 katlı baklavası;
Beypazarı’nın 80 katlı baklavası… Hiçbir katkı maddesi kullanılmadan geçmişten günümüze tadını bozmadan gelen o doğal tat… 80 kat ince yufkadan yapılmasına rağmen kalınlığı yalnızca 5 veya 6 cm olur. Her beş yufkadan sonra araya konan ceviz, 4 saat pişirilir. İşte sonra da bu geniş tepsilerde satılmak üzere yerini alır. Siz de bu lezzeti denemeden geçmek istemiyorsanız, bizim gibi “Kervansaray Ev Baklavacısı”nı ziyaret etmelisiniz.
|